karagöz Administrators
Mesaj Sayısı : 314 Yaş : 36 Nerden : Ankara İş/Hobiler : ata binmek, yüzmek, pc Lakap : jackal Kayıt tarihi : 26/05/08
| Konu: Kurbağa gibi, yavaş yavaş Paz 01 Haz. 2008, 22:40 | |
| Ders zili...
KURBAĞA...
Eksi 2 derece suda, ölür.
50 derece suda, gene ölür.
Çünkü, 5 derece ile 36 derece arasındaki ısılarda yaşayabilir ancak.
Mesela, 50 derecelik su bulunan kovaya koyun kurbağayı, anında tepki verir, refleksleri çalışır, zıp diye sıçrar, kendini dışarı atar.
Ama...
15 derecelik suya koyun, yavaş yavaş ısıtın, gıkını çıkarmaz. 20 derece, 25 derece... Hiç istifini bozmaz. Normaldir ona göre... 30, 35, 36, 37... Bu yaz sıcaklar fazla olacak herhalde diye düşünür, yeniden mevsim normallerine döneceği umuduyla, oturmaya devam eder. Rehavetle... 40, 41, 42... Vaziyet sakat galiba der, sıçramak için hamle yapar. Nafile! Yavaş yavaş ısıtılan su, kaslarını kullanılmaz hale getirmiştir. Yay gibi bacakları, hamur gibi gevşemiştir... Bi daha dener. I-ıh... İş işten geçmiştir. Kendisini hedef alan değişimi kavrayamamış, geç kalmıştır. Çok geç.
Teslim olur çaresiz.
*
Kurbağaya işkence yapmak için değil... Öğrenciler, "bilimsel gerçekler" ışığında, kurbağadan ders alsın diye yapılır bu deney.
O nedenle, kulakları çınlasın, fen öğretmenim, "Kurbağadan akıllı olmak zorundadır insan" derdi hep... Sonra da eklerdi:
"Hayat da laboratuvar çünkü!"
Siyaset de.
Ekonomi de.
Medya da.
*
20 sene önce "imkánsız" zannettiğin olaylar, bir de bakarsın ki, imkánsız değilmiş.
Dikleneyim dersin...
Eyvah!
Dermanın yoktur.
Ağır ağır...
Ufak ufak..
Usul usul...
Yavaş yavaş alıştırmışlardır seni bu yeni ortama... Hamle yapayım dersin. Yapamazsın.
*
Reiki yaparak olmuyor bu iş.
Uyanık olmak gerekiyor.
Kalk ayağa! | |
|